İyi bir münasebete sahip olmak hepimizin arzusu… Lakin âlâ bir bağlantıya sahip olmak kadar sürdürebilmek de öne taşıyor. DoktorTakvimi.com uzmanlarından Psk. Serhat Özmen, 14 Şubat Sevgiler Günü vesilesiyle münasebetlere ziyan veren tavırları anlatıyor.
İnsan varoluş sebebiyle sevgisiz, ilgisiz ve en kıymetlisi bağsız yaşayamaz. Münasebetlerin temelinde de bağ kurma isteği yatar. Bu bağı nerede, ne vakit kuracağımızın çocukluk yıllarımızdan itibaren programlana programlana ilerlediğini söyleyen DoktorTakvimi.com uzmanlarından Psk. Serhat Özmen, bağ kurmak kadar münasebetimizi uygun formda yürütmemizin de kıymetli olduğuna dikkat çekiyor. “İyi bir ilgi için daima gelişmeye ve sevmeye hazır olmak gerekir” diyen Psk. Özmen, düzgün münasebetlere ziyan veren tavırları ele alıyor.
Kişilik
İlişkilerde kişilik problemi geniş bir yer kaplıyor. Hayatımıza alacağımız insanın kişiliğine tolerans gösterip göstermememiz bağlarımızın gidişatını da etkiliyor. Sevgi ile kişilik ortasında temel bağlar bulunduğuna dikkat çeken Psk. Özmen, “Sevgi dolu bağlar bulunmaz, oldurulur. O yüzden kaldırılması güç kişiliklerde, bağ yaşamak oldukça zorlayıcı olabilir. Bu açıdan da partnerimizi düzgün tanımaya çalışmamız, tanıdıkça da buna uygun bir sevgi ve hürmet modeline de geçmek gerekebilir. Burada kendimize sormamız gereken temel soru ‘Ben bu kişilik yapısıyla yaşayabilir ve memnun olabilir miyim?’ olmalı” diyor.
Aşkın sürmesi
Her münasebetin başı heyecan doludur. Münasebetin başlarındaki aşkın yoğunluğu ve hali her vakit için tıpkı çizgide devam etmez. Psk. Özmen, bir alakanın devam etmesi için aşk ile başlanılması ve daha sonra sabır, olgunlaşma, sorumluluk, dürüstlük ve şefkat üzere öteki hislerle devam edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Bir alakada empati, üretim, toplumsallaşma üzere öteki bağların da en az sevgi kadar değerli olduğunu hatırlatan Psk. Özmen, şöyle devam ediyor: “İlişkiler aşkla yahut aşksız başlar, sevgiyle devam eder, sabırla olgunlaşır ve bu itimat ortamında da uygun bitkiler, meyveler yetişir. Her meyve her dönem tıpkı halde hasat vermez.”
Duygular
DoktorTakvimi.com uzmanlarından Psk. Serhat Özmen, bağlantılardaki en son konuşulan şey hisler olduğunu söylüyor. Bağımızı güzel bir formda sürdürebilmek için kolay bir halde hissimizin her tipini söz etmeyi öğrenmemiz gerektiğini anlatan Psk. Özmen, hislerini abartarak söz etmenin ve hislerini esirgemenin sık sık yaptığımız lakin farkında olmadığımız yanlış tavırlar olduğunu belirtiyor. Kimsenin harika olmadığını hatırlatan Psk. Özmen, kelamlarını şöyle sürdürüyor: “Karşımızdakinin hangi hususta eksiksiz olmasını bekliyoruz. Alınmak, eleştirmek, yargılamak yahut tam karşıtı bihaber olmak da iki ucu temsil eder. Bu tavırlar da bağlantının dinamiklerini çokça olumsuz tesirler. Münasebetlere gelene kadar birçok münasebetten geçeriz, biz buna bağ çemberi diyelim. Bu bağ çemberi, diğer öbür çemberlerden de geçer bu yüzden de travma, acı korku ve kederler uzun bir mühlet devam eder. Bu da sevgi sıkıntılarına, anlaşılmama yahut incinme meselelerine yol açar. Bu mevzuda da uygun dayanaklar alınmalıdır.”
Yalan-Aldatma
İlişkilerdeki ana meseleler genel manada palavralarla başlıyor. Palavranın üç yanı bulunduğunu anlatan Psk. Özmen, “Birincisi, yakalanmamak için bir hırsız üzere saklanma isteği, ikincisi palavra söylediği için karşı tarafa inanamama. Üçüncüsü ise her kezinde palavraları atlamasının verdiği kayrılma duygusu. Palavra mesken ortamına girdiği andan itibaren huzursuzluk, güvensizlik bunun yanında ruhsal problemleri da beraberinde getirir. Bu, insanların bize inanma kapasitesine ziyan vermek demektir” diyor.
Ekonomi
Evlilik ve bağlantının temellerinden biri de ekonomi… Miras yahut boşanma davalarında ekonomik savaşlara şahit oluyoruz. Münasebet yahut evlilikte eşimizi ekonomik olarak rehin almanın daha derin problemlerin pekişmesine yol açacağını hatırlatan Psk. Özmen, bu hususların bayanlar daha fazla mağdur ettiğinin altını çiziyor.
Birey olmak
Psk. Özmen “İlişkiyi geliştirme kısmını tatil köyünde iki gün vakit geçirmek olarak görmek de gerçek değildir” diyor. Alakayı geliştirmek için çiftlerin başka ayrı ve ortak dünyaların olması gerektiğinin altını çizen Psk. Özmen, şunları söylüyor: “Aynı yastığa baş koymak değerli lakin yastığa kadar ki vakitte kendinizi kalbinizi vücudunuzu ve zihninizi geliştiren hoş etkinlikler, arkadaşlar üzere şeyler de bulmak gerekir. Biz birebir sofrada oturan farklı tabaklarda yemek yiyecek bireyler olabiliriz. Bazen istersek ortak bir tabakta da yemek yiyebiliriz.”
Kurtaranın yarası
İlişkileri kurtarıcı yahut yatışma merkezi üzere görme isteği de alakalara ziyan veriyor. DoktorTakvimi.com uzmanlarından Psk. Serhat Özmen, maalesef ülkemizdeki aile içinde oluşan gerilimli, tansiyon, şiddet ortamı ve ihmalden ötürü birçok kişinin erkenden evlenme kararı alabildiğinin altını çiziyor. Bağlantıların kurtarıcı olmadığını hatırlatan Psk. Özmen “Sadece güzel bağlarda beşerler kalbini, sevgisini hayata karşı tüm zorlukları bir arada omuzlayacağı biriyle kalbini avutabilir” diyor.
Kalenin dışında kimler bekliyor?
Çiftlerin etrafında daima onları onaylayan ve ardında duran bireyler, bazen alakalara en büyük ziyanı verebiliyor. “Bütün görüşlerinizde ve hatalarınızda gerinizde duran arkadaşlarınızın dediklerini iki kere zihinsel bir elekten geçirmelisiniz” diyen Psk. Özmen, bize eğriyi doğruyu söyleyen dostların gerektiğini hatırlatarak bu dostların adil ve destekleyici olduklarını söylüyor. “Dost acı söyler”in bağlarda bir rehberlik cümlesi olacağını da hatırlatıyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı