Prof. Dr. Cengiz Kuday – Son Gazze olayından sonra İsrail ordusu çok sayıda zırhlı araç-tank ve asker ile Gazze hududunda konuşlandı. Beklenen bir kara haraketi; Bu ortada Gazze hava bombardımanı altında çok sayıda bina ve tesis yıkıldı.
– Elektrik su ve öbür hayati gereksinimlere ambargo kondu.
– Şayet İsrail kara harekatını savaş kanunlarına uygun yaparsa bu çok kanlı bir savaş olur ve iki taraf için de ağır kayıplara sebep olacaktır.
Aksi bir olay; şayet savaşın kimi kurallarına uygun olmayan bir hareket ise insanlık kabahati olarak isimlendirilmeye adaydır.
Geçmiş sokak savaşlarına örnek olarak Stalingrad, Leningrad ve daha sonra galiplerin Berlinde yaptıkları sokak savaşlarını anımsıyorlar. Savaşlarda sokak savaşları denildiğinde II. Dünya savaşının bir dönüm noktası kabul edilen Stalingrad sokak savaşları gelir. Daha evvelki günlerde yeniden II. Dünya savaşında Leningrad-Kiev ve Sivastopulda sokak savaşları olmuş hatta Leningrad;Bugünkü ismi ile St. Petersburgda 700 bin sivil açlıktan ölmüşlerdir. Stalingrad kent savaşı II. Dünya savaşının mukadderatını değiştiren bir savaş olarak değerlendirilmiştir. Savaş sırasında direkt sivillerde gaye alınmış ve çeşitli silahlar kullanılmış; Hava saldırılarıda düzenlenmiştir.
Stalingrad savaşı
Bu savaş tüm dünyadaki savaş tarihleri ortasında en kanlı olan ve en büyük olan savaşları ortasında yer edinmiştir. Savaş 23 ağustos 1942 günü ile 2 şubat 1943 günü ortasında gerçekleşmiştir.
Almanların bu savaşta yenilmeleri o güne kadar Alman ordularının yenilmezlik etiketini değiştirmiştir. Bu savaş bir milyondan fazla insanın vefatına yol açtı. Alman kuvvetlerinin Rusya karşısında Doğu cephesinde kaybetmeleri sonu Sovyet Askeri birlikleri 23 Nisan 1945’te Berlin’e girerek sokak sokak savaşarak ilerlediler. Bu savaş 2 hafta sürdü. Berlin sokak savaşında 1,2 milyon kayıp verilmiştir. Sonuç prestiji ile sokak savaşları her iki taraf içinde acıdır. Kışkırtmalar,vaatler ve kahramanlık,hamaset hisleri ile kazanma bahtının düşük olduğu bir savaşa pak insanları sokmak kimin faydasına olur.
Ukraynalı ölecekmiş, siviller güç durumda kalacakmış, ülke parçalanacakmış vs.
Tüm bunların kimsenin bir süre sonra umrunda olmadığını geçtiğim vakit dilimleri içinde Suriye’de Filistin’de Balkanlar’da (Bilhassa Kosova-Bosna Hersek’te ki olaylardan sonra batı ülkelernin hafızalarında ne kadar yer tuttuğunu biliyoruz. Onlar için bugün savaş alanlarında perişan aileler, bayanlar, çocuklar gözyaşı fotoğrafları yalnız bir fark var.
Son olaylarda kurbanlar sarışın-mavi gözlü. Bu sarışın mavi gözlü şahısların daha evvel komşu coğrafyalarda yaşayan ve iltica eden topluluklardan değerli bir farkı var. Bu sarışın mavi gözlü halkın erkekleri yurtlarında kentlerinde kalıp ülkeleri için savaşmayı göze almış bireyler.
Savaşın bir an evvel durmasını diler ve ümit etmek isterim.
Son 75 yıldır Berlin’de savaşın bitiminde teslim olmayı reddeden asker -kadın-ihtiyar-çocuklardan müteşekkil bir halkın sonu ümitsiz olan ve yüzbinlerce meyyit ve tecavüzle sonlanan kent savaşından pek bahsedilmemiş ve onların bu fedakarlıklarını görmezden gelinmemesi sebebi savaştan mağlup çıkmalarıdır.
Amerikalıların Nagazaki ve Hiroşima’ya atom bombaları atma sebebi olarak Japonya’nın ana karasında sokak savaşlarını göze alamaması ve Amerikan asker kaybının 2,5 milyon kişiyi bulmaları hesabındadır. İkinci Dünya savaşı avrupa kıtasında 4 mayıs 1945’te bitmiştir. Uzak doğudaki Japon Amerikan savaşı 15 Ağustos 1945’te imparatorun buyruğu ile sona ermesine karşın kimi japon askerleri savaşa devam etmiş. İmparatorluk muhafız olayı güneşe dönerek sebuki (intihar) yapmışlardır.
Karabağ konusunda;
– Türklerin karşısında Ermenileri destekledi
– Çin’in uygur Türklerine yaptığı zulümde çini destekledi.
– Doğu Akdeniz olayında Rumları destekledi.
Fotoğrafını koyduğum tüfek bugün İngiliz Harp müzesinde sergileniyor. Filistinli ve Arap Şerif Hüseyinin Lawrens verdiği Tüfekte Dipçiğindeki görebileceğiniz çentiklerin büyük olanları öldürdüğü Türk Subaylarını küçük çentikler öbür askerlerimizi gösterir.
Bu yazı Gazze’de yaşayan milyonlarca çocuk,kadın ve terörle ilgisi olmayan ancak beklenen bir operasyonda ölecek şahıslar için yazılmıştır.
Bayraktaki o renkler
En üstteki siyah renk Abbasiler, ortadaki beyaz renk Emevileri, alttaki yeşil şii Fatimileri temsil eder.
– Kırmızı üçgen ise 1916 yılında Osmanlı devletine isyan eden Şerif Hüseyin’in kabilesi Haşimoğullarını, öteki bir görüşe nazaran Osmanlı Devletine karşı döktükleri Türk kanlarını temsil ediyor.
Filistin bayrağını sallarken aslında atalarımızın katliamına takviye verdiklerini biliyor musunuz? (Filistin’de şehit düşen birinin torunu olarak yazıyorum.)
– Aslında Filistin Kuzey Kıbrıs Hükümetini tanımadı, Ruslara takviye verdi.
